Yunanistan birbirinden güzel adalarla dolu ama bunlardan ikisi özellikle öne çıkıyor: Hem Rodos adası hem Girit adası turkuaz suları, tarih kokan yerleri ve saf Akdeniz yaşam tarzıyla dikkat çekiyor.
Peki şimdi soru şu: Hangi ada sana daha uygun? Rodos mu Girit mi? Rodos ile Girit arasında bir tercihle mi karşı karşıyasınız? O zaman unutulmaz, ama bir o kadar da farklı iki seyahat macerasına hazır olun! Rodos daha kompakt ve gezinmesi daha kolaydır; tarihi yerleri seviyorsanız ve büyüleyici eski kasabalarda rahatlatıcı yürüyüşler yapmaktan hoşlanıyorsanız sizin için mükemmeldir. Bölge, güzel koyları, kısa mesafeleri ve bol güneşiyle, kültürel bir şölenle eşsiz bir ada tatili için ideal. Girit adası ise vahşi, büyük ve zıtlıklarla dolu. Burada sabahları dağ manzaraları arasında yürüyüş yapabilir, öğleden sonra pembe plajlarda dinlenebilir ve akşamları Hanya veya Heraklion gibi hareketli şehirlerde saf Yunan yaşam tarzının tadını çıkarabilirsiniz. Girit, tüm duyulara hitap eden bir maceradır; çeşitliliği seviyorsanız ve keşfetmekten hoşlanıyorsanız tam size göre. Soru basit: Siz daha çok rahatlama ve tarih odaklı bir ekip misiniz, yoksa çeşitlilik ve macera odaklı bir ekip mi?
185 € 'dan itibaren
Rodos Balayı Turu
Rodos’ta 4 gece Oda/Kahvaltı konaklama, feribot bileti, vergiler dahil.
WTS
ÖN BİLGİ TALEP FORMU
Dünyanın her yerine, en avantajlı fiyatlar, en iyi servis ve para iadesi garantisiyle....
Rodos mu Girit mi? Konum ve İklim
Binlerce yıldan kalma hikayeleri fısıldayan ılık rüzgarların sizi sürüklemesine izin verin. Burada gökyüzü ve deniz, olasılıklarla dolu bir ufukta birleşiyor ve sizi kendi ritminizi bulmaya davet ediyor; ister Rodos’taki sahilde gün batımında, ister Girit dağlarındaki yıldızlı gökyüzünün altında olsun.
Akdeniz’in yumuşak dalgaları ve masmavi gökyüzünün arasında, eşsiz konumları ve iklimleriyle büyüleyici iki mücevher olan Rodos ve Girit yer alır. Ege Denizi’nin doğusundaki Rodos’ta yılda 300’den fazla güneşli günle karşılaşırsınız. Temiz hava ışığın daha yoğun görünmesini sağlarken, hafif esinti yaz sıcağını hafifletiyor. Kuzeyde hareketli şehirler sizi çağırırken, güneyde koylar sizi hayallere davet ediyor.
Öte yandan Yunanistan’ın en büyük adası olan Girit, coğrafi genişliği sayesinde etkileyici bir çeşitlilik sunuyor: Kuzeyde hafif esintili Akdeniz plajları, güneyde egzotik bir havaya sahip neredeyse Afrika iklimi. Adanın iç kesimlerindeki görkemli dağlar, mis kokulu bitki manzaraları arasında yürüyüş yapmak için mükemmel, kendine özgü bir mikro iklim yaratıyor.
Her iki ada da tipik Akdeniz iklimini paylaşsa da, adalara daha yakından bakıldığında aralarındaki büyüleyici farklılıklar ortaya çıkıyor. Türkiye kıyılarına daha yakın olan Rodos, Anadolu’nun etkisi altındadır. Burada yazları daha sıcak ve kurak, sıcaklıkların düzenli olarak 30 santigrat derecenin üzerine çıktığı bir dönem yaşayacaksınız. Ancak, özellikle doğu sahillerinde esen karakteristik “meltemi” yani serin kuzey rüzgarı, hoş bir serinlik sağlıyor ve adayı rüzgar sörfçüleri için bir cennet haline getiriyor .
Girit ise daha çeşitli bir iklime sahiptir. Geniş yüzölçümü ve doğu-batı doğrultusunda uzanan çarpıcı dağ sırası, belirgin iklim kuşakları yaratır. Kuzey kıyıları Rodos’a benzerken, Afrika’ya bakan güney kıyıları belirgin şekilde daha sıcak ve kurudur. Batıdaki Beyaz Dağlar’da, ilkbaharın sonlarına kadar kar bulunabilir. Bu durum , palmiye ağaçlarının yetiştiği ve Girit’in güzel plajlarında yüzme sezonunun özellikle uzun olduğu güney kıyısındaki neredeyse subtropikal koşullarla çarpıcı bir tezat oluşturur. Her iki adada da yağış kış aylarında yoğunlaşır, Girit’in batısı doğusuna göre daha yağışlıdır.
Nasıl Gidilir?
Türk vatandaşlarının kapıda vize uygulamasıyla gidebildiği Rodos Adası’na Marmaris, Bodrum ve Fethiye’den düzenlenen feribot seferleri ile kolayca ulaşılabilir. Ege denizinin en güneyindeki Girit adasına ise Türkiye’den direkt uçak veya feribot seferi bulunmamakta. En kolay ulaşım Atina veya Selanik’ten aktarmalı uçuşlar.
299 € 'dan itibaren
Girit Turu
Girit’te 5 gece 6 gün oda/kahvaltı konaklama, Selanik – Girit – Selanik İç Hat Uçuşları, vergiler dahil. 1 Gece Selanik Konaklaması WTS’nin Hediyesidir
WTS
ÖN BİLGİ TALEP FORMU
Dünyanın her yerine, en avantajlı fiyatlar, en iyi servis ve para iadesi garantisiyle....
Rodos mu Girit mi? Doğa ve Plajlar
Bu adalarda attığınız her adım, ister turkuaz sularda şnorkelli yüzme, ister mis kokulu çam ormanlarında uzun yürüyüşler olsun, duyularınızı canlandıracak ve ruhunuzu yenileyecek farklı doğal dünyalara doğru bir yolculuktur.
Her iki ada da Akdeniz havasını şaşırtıcı bir biyolojik çeşitlilikle bir araya getirerek, her mevsim yeni keşifler sunan, doğa tutkunları için adeta bir cennet sunuyor. Girit, çeşitli ekosistemlerin bir araya geldiği bir mikrokozmos olarak karşımıza çıkıyor. Görkemli Lefka Ori, Ida ve Dikti sıradağları 2.400 metre yüksekliğe kadar yükselir ve dünyanın başka hiçbir yerinde bulunmayan endemik bitki türlerine ev sahipliği yapar. Lassithi ve Omalos gibi ücra yaylalarda ilkbaharda kır çiçeklerinden oluşan bir deniz oluşur. Samaria ve İmroz gibi etkileyici geçitler kireçtaşı dağlarını derinden keserek nadir bulunan Girit yaban keçisi (Kri-Kri) için yaşam alanları yaratıyor. Güneyde ise daha sıcak iklim sayesinde hurma ağaçları bile yetişirken, verimli vadilerde zeytinlikler, üzüm bağları ve narenciye bahçeleri yer alıyor.
Şövalyelerin Adası olarak da bilinen Rodos, zıtlıklarla dolu manzarasıyla göz dolduruyor. İç kesimlerde , özellikle ilkbaharda rengarenk kır çiçekleriyle dolu, hoş kokulu çam ve selvi ormanlarıyla kaplı hafif tepeler yükselir. Ünlü Kelebekler Vadisi (Petaloudes), yaz aylarında binlerce çingene güvesinin nemli geçitlerde üremesiyle doğal bir şölene dönüşüyor. Doğu kıyısı zeytinliklerle kaplıyken, güneyi aromatik otlar ve alçak çalılıklarla kaplı, neredeyse Akdeniz bozkırlarıyla kaplıdır. Kallithea’nın kaynakları, yemyeşil bitki örtüsü ve berrak su havuzlarıyla özellikle etkileyicidir.
Plajlar
Denizin nabzının kadim topraklarla buluştuğu bu yerde, her iki ada da en güzel sırlarını ortaya seriyor; sanki bir rüyadan yaratılmış gibi görünen yerler. Rodos’un en güzel plajları, küçük bir alanda büyük çeşitliliğiyle büyülüyor. Doğuya doğru, Faliraki ve Tsambika gibi uçsuz bucaksız uzanan sahiller var; incecik altın rengi kumlar ayak parmaklarınızın arasından süzülüp, sular turkuazın her tonuyla parlıyor. Öte yandan batı kıyısı dramatik ve vahşidir; burada dalgalar engebeli kayalara çarparak Prasonisi gibi gizli koylar yaratır ve rüzgar ve sörf, dünyanın dört bir yanından sörfçüleri buraya çeker. Ünlü aktörün adını taşıyan Anthony Quinn Koyu, görkemli kayalıkların arasında berrak sularıyla, nefes kesen güzellikte bir doğa ortamıyla göz dolduruyor. Girit, muhteşem bir çeşitliliğin panoramasını gözler önüne seriyor. Doğuda palmiyelerle çevrili Vai plajı egzotik bir dünyaya dalmanızı sağlarken, güneybatıda pembe kumu ve lagün manzarasıyla Elafonissi doğası gereği bir tabloyu andırıyor. Preveli’nin heybetli kayalıkları, tatlı su nehrinin denize döküldüğü, yemyeşil palmiye vahalarıyla çevrili bir plajı çerçeveliyor; insanı neredeyse alçakgönüllü kılan bir doğa harikası.
Rodos ve Girit'te Gezilecek Yerler
Efsane ve tarih arasında, Girit veya Rodos’ta yapacağınız tatiller, binlerce yıllık medeniyetlere tanıklık eden kültürel hazinelerin büyüleyici bir panoramasını gözler önüne seriyor. Şövalyeler adası Rodos’ta, Lindos Akropolü, aynı adı taşıyan Beyaz Köy’ün ve turkuaz koyun üzerinde görkemli bir şekilde yükselir – zamansız güzelliğin bir resmi. 116 metre yüksekliğindeki bir kayanın üzerine inşa edilen antik kale, Yunan, Bizans ve Ortaçağ etkilerini bir araya getiriyor ve tırmandıkça nefes kesen manzaralarla karşılaşıyorsunuz.
Girit, Avrupa’nın en eski gelişmiş medeniyeti olan Minos uygarlığının kalbi olan Knossos Sarayı ile ziyaretçileri cezbediyor. Ünlü taht odası ve “Zambaklı Prens” fresklerinin yer aldığı renkli yeniden canlandırmalarla efsanevi Kral Minos’un dünyası canlandırılıyor. Venedik’e özgü eski şehir Hanya, pitoresk limanı ve kıvrımlı sokaklarıyla doğu ve Avrupa etkilerini büyülü bir bütünlükte birleştiriyor. Venedik çeşmeleri ve Girit’in özgürlük mücadelesinin simgesi olan Arkadi gibi manastırlarıyla ücra bir dağ köyü olan Spili, adanın bağımsız ruhunu anlatır.
Mutfak ve gece hayatı
Denize karşı içilen ilk sabah kahvesinden, ışıldayan yıldızların altında içilen son uzoya kadar; mutfak ve gece hayatı, tatil anılarınızı unutulmaz bir dokuya dönüştüren görünmez ipliklerdir. Zeytinlikler ve denizin sesi arasında Yunan adaları, kendine özgü mutfak dünyalarını gözler önüne seriyor. Yüzyıllardır süregelen kültürel alışverişi ve Akdeniz doğasının cömertliğini yansıtan lezzet paletleri. Rodos, doğu etkilerini Yunan geleneğiyle zarif bir şekilde birleştiren mutfağıyla büyülüyor. Her meze masasının vazgeçilmezi olan, taze otlarla yapılan çıtır nohut köftesi “Pitaroudia”yı mutlaka deneyin. Şövalyeler Adası ayrıca, soğan ve sarımsakla kırmızı şarapta saatlerce pişirilen yumuşak keçi eti olan “kapamaları” ile de ünlüdür. Susam ve yöresel baldan yapılan enerji barı “Melekouni” gibi tatlı alternatifler, güneşin kokusunu taşıyor. Girit mutfağı Akdeniz beslenme biçiminin kalbidir. Burada sıvı altın hüküm sürüyor: Nesiller boyunca teraslı bahçelerde üretilen, eşsiz kalitedeki zeytinyağı. Ezilmiş domates, Mizithra peyniri ve zeytinyağı ile yapılan çıtır arpa ekmeği olan “Dakos” basit ama muhteşem bir lezzet deneyimi sunuyor . Giritli kadınların özenle topladığı dictamos ve malotira gibi yabani dağ otları, yemeklere asla unutulmayacak bir derinlik katıyor. Her iki adada da tabakta denizin tadı kutlanıyor; sadece zeytinyağı, limon ve kekikle ızgara edilmiş taze balık, tuzlu esintinin tavernaların etrafında dolaştığı buradaki kadar yoğun bir tada sahip değil.Gece hayatı
Her iki ada da gerçek kişiliklerini karanlık çöktükten sonra ortaya çıkarıyor ve bu sadece gençler için değil; Rodos zarif ve kozmopolit, Girit ise vahşi ve bakir. Ama ikisinde de yabancıların arkadaş olduğu ve Akdeniz gecesinin büyüsünde zamanın durduğu o büyülü anları bulacaksınız. Hersonissos ve Malia , Rodos’un parti mekanlarıyla rekabet edebilecek kadar canlı uluslararası kulüp sahnelerine sahiptir. Ama asıl sihir otantik deneyimlerde gizli: Rethymnon’un eski kentinde, bal ve otlarla rafine edilmiş rakı olan rakomelo’nun tadını çıkarırken gizli avlularda geleneksel lir sesleri duyulabilir. Uzak dağ köylerinde, beklenmedik bir anda yerel halkın ziyaretçileri masalarına davet edip şafak vaktine kadar dans ettiği bir “Panigiri”ye -yerel bir festivale- rastlayabilirsiniz. Rodos’ta gece hayatı elmas gibi parlıyor ve çok yönlüdür. Burada ortaçağ fonu, kentsel zarafetin canlı bir sahnesine dönüşüyor. Barlar Sokağı enerji doluyken, sahil boyunca uzanan kulüpler sabahın ilk ışıklarına kadar denizin üzerinden müzik gönderiyor. Bir zamanlar aşırı partileriyle ünlü olan Faliraki, kendini yeniden icat etti ve artık sadece hareketli kulüpler değil, aynı zamanda ayaklarınızı kumda dans ettirebileceğiniz şık plaj barları da sunuyor . Lindos ise tatilcilerin yıldızların altında oturup, ışıklandırılmış Akropolis’i seyrettikleri, ruha işleyen büyülü bir an yaşatan ayrıcalıklı çatı barlarıyla baştan çıkarıyor.
Rodos mu Girit mi? Fiyatlar
Girit mi Rodos mu: Bu soru bazen tekliflere ve fiyatlara göre kararlaştırılıyor. Çünkü en güzel ada tatil beldesi bile boş yer yoksa kimseye bir faydası olmaz. Ve tabii ki tatilinizin nerede daha ucuz olabileceği sorusuna da cevap veriyoruz.
Bir seyahatin gerçek maliyeti çoğu zaman detaylarda gizlidir. İlk bakışta uçak bileti fiyatları ve konaklama fiyatları birbirine yakın gibi görünse de, otelde yapacağınız günlük harcamalar bütçenizi ciddi anlamda zorlayabilir. O halde Girit veya Rodos tatilinizin farklı yönlerine daha yakından bakalım.
Konaklama: Rodos, konaklama konusunda geniş bir yelpazeye sahiptir ve fiyatlar konuma bağlı olarak önemli ölçüde değişmektedir. Faliraki gibi turistik merkezlerin bulunduğu doğu kıyısı, uygun fiyatlı standart otel kompleksleri sunmaktadır. Öte yandan Girit, Elounda’daki lüks tatil köylerinden dağ köylerindeki aile işletmesi pansiyonlara kadar çeşitliliğiyle dikkat çekiyor. Büyüklüğü ve bölgelerin çeşitliliği nedeniyle Girit, özellikle daha az gelişmiş güney bölgelerinde, genellikle ana yollardan uzakta daha ucuz alternatifler sunuyor.
Yeme-İçme: Her iki adada da mükemmel yemek seçenekleri mevcuttur, ancak bazı karakteristik farklılıklar da vardır. Daha kompakt bir yüzölçümüne ve daha fazla turist odağı olan Rodos, bazen ana tatil beldelerindeki restoranlarda daha yüksek hesaplarla karşılaşıyor. Girit’te ise güçlü yerel tarım, bol miktarda taze, bölgesel ürünün bulunmasını sağlıyor. Girit diyeti, yüksek kaliteli zeytinyağı ile uygun fiyatlarla keyif sunuyor.
Aktiviteler ve geziler: Rodos, turistik mekanlarını nispeten küçük bir alanda yoğunlaştırdığından ulaşım masrafları azalır. Rodos’un ortaçağdan kalma eski kenti ve Lindos Akropolü gibi başlıca turistik mekanlara kolayca ulaşılabilir. Girit’te ise geziler için daha fazla bütçe ayırmanız gerekir; ada çok daha büyüktür ve turistik yerler arasındaki mesafeler oldukça fazladır. Ancak Girit, uzak plajları ziyaret etmek veya yürüyüş yapmak gibi pek çoğu uygun fiyatlı olan çok daha çeşitli doğa deneyimleri sunuyor.
Ulaşım: Rodos’ta tatil yaptığınızda adanın küçük olması sayesinde toplu taşıma araçlarını kullanarak kolay ve ucuz bir şekilde ulaşım sağlayabilirsiniz. İyi gelişmiş ulaşım ağı, turistik yerlerin ve plajların çoğunu birbirine bağlıyor. Toplu taşıma araçları çoğunlukla kuzey kıyısındaki büyük şehirleri birbirine bağlarken, güney ve dağlık bölgelere kendi aracınız olmadan ulaşmanız zordur. Girit için bütçenizi planlarken bu ek ulaşım maliyetlerini de göz önünde bulundurmalısınız.
Alışveriş ve gastronomi: Rodos’un turistik merkezlerinde hareketli restoran, kafe ve mağazalar bulabilirsiniz. Ancak özellikle küçük yerleşim yerlerinde birçok tesis sezon sonunda kapanıyor. Daha sonra hayat Rodos Kenti’nde yoğunlaşıyor. Girit, büyük şehirleri ve önemli yerel nüfusu ile yıl boyunca çok daha istikrarlı bir gastronomi seçeneği sunuyor. İlkbahar, sonbahar ve kış aylarında bile Heraklion, Hanya ve Rethymno gibi şehirlerde çok sayıda meyhane ve dükkânın açık olduğunu göreceksiniz.
Güvenlik: Rodos, yönetilebilir büyüklüğü ve mükemmel turizm altyapısıyla etkileyicidir. İyi işaretlenmiş yollar, korunan plajlar ve yerel yetkililerin dost canlısı varlığı, güven verici bir güvenlik duygusu yaratıyor. Çocuklu aileler, küçüklerin sığ sularda rahatça yüzebileceği, doğu kıyısındaki hafif eğimli kumlu plajları çok sevecek. Rodos’un eski kentinin ortaçağ havası, şövalyelerin hikayeleri ve yaşayan bir tarih kitabını andıran gizemli sokaklarıyla çocuklar için heyecan verici bir maceraya dönüşüyor.
Avrupa medeniyetinin beşiği olan Girit, aile karakterini gururla taşımaktadır. Girit misafirperverliği efsanevidir; burada çocuklara sadece hoşgörüyle yaklaşılmaz, aynı zamanda gerçekten hoş karşılanırlar. Geleneksel meyhanelerde, küçüklere özel ilgi gösterilirken, ebeveynler de rahat bir atmosferin tadını çıkarabiliyor. Adanın doğal çeşitliliği her zevke uygun güvenli maceralar sunuyor: kristal berraklığında sulara sahip çocuk dostu plajlardan, tarihin canlandığı Minos saraylarının heyecan verici keşiflerine kadar.
