Türkiye’den Dominik Cumhuriyeti’ne direkt uçuş bulunmuyor. Aktarmalı uçuşlarda ise ortalama süre 15-20 saat civarında.
Karayipler’in en önemli turizm ülkelerinden Dominik Cumhuriyeti tüm dünyadaki popülerliğini artırmaya devam ederken Türkiye’den de birçok seyahat sever tropik cennete tatile gidiyor. Ancak Türkiye’den Dominik Cumhuriyeti’ne direkt uçak seferi bulunmuyor. Aktarmalı olarak ulaşılabilen Dominik Cumhuriyeti’ne uçuş süresi tek aktarmada 15 saatten az olmuyor. Aktarma sırasındaki beklemeler göze alındığında bu süre 20 saate kadar ulaşılabiliyor.
Türkiye’den Dominik Cumhuriyeti’ne gitmenin en hızlı yolu şüphesiz uçak. Dominik’e gitmek için ilk önce aktarma noktasına gitmek gerekiyor. Bu aktarma şehri ise genellikle Paris, Madrid, Londra, Frankfurt gibi Avrupa şehirleri. Amerika Birleşik Devletleri’nden Dominik Cumhuriyeti’ne ulaşmak da sıklıkla kullanılan bir rota.
ÖN BİLGİ TALEP FORMU
Dominik Cumhuriyeti Tatili Hakkında Bilgiler
Dominik Cumhuriyeti, Karayiplerde gidilebilecek en iyi yerlerden biri. Öncelikle, palmiye ağaçlarıyla çevrili, bembeyaz kumsalları Karayipler’in en iyileri arasında yer alıyor. Parıldayan turkuaz suları, yüzme ve çeşitli su sporları için de harika koşullar sunuyor.
Ancak plajların dışında, milyonlarca turistin bu pastoral cennet bölgesine akın etmesinin başka nedenleri de var. Bunlardan en önemlisi, lezzetli tatlar ve egzotik baharatlarla dolu muhteşem mutfağı ve zengin sömürge tarihini yansıtan tarihi mekanları.
Dominik Cumhuriyeti, konuklarına rüya gibi bir tatil sunmak için mükemmel bir şekilde dekore edilmiş ve çeşitli olanaklar ve hizmetlerle donatılmış çok sayıda her şey dahil otele sahiptir.
Pudra şekeri yumuşaklığındaki plajlar, turkuaz denizler ve gölgeli palmiye ağaçları – kulağa gerçek bir rüya gibi gelen tatil, Dominik Cumhuriyeti’nde gerçeğe dönüşüyor. Bu Karayip ada ülkesinin dünyanın en popüler tatil destinasyonlarından biri olması boşuna değil. Ancak hazırlıklı olun, çünkü Dominik Cumhuriyeti güneş, kum ve denizden çok daha fazlasını sunuyor. Eşsiz doğal manzaraların yanı sıra, sizi zamanda yolculuğa çıkaracak birçok manzara da sizi bekliyor.
Dominik Cumhuriyeti, Atlas Okyanusu ve Karayip Denizi arasında yer alan küçük bir ada ülkesidir. Antiller’deki Hispañola adasının doğu kısmını oluşturur. 1844 yılına kadar Dominik Cumhuriyeti, batıda Haiti’ye bağlı bir İspanyol kolonisiydi, ancak şimdi tamamen bağımsızdır. Bununla birlikte, İspanyolca hala Dominiklilerin ana dilidir. 48.442 kilometrekarelik ada ülkesinde 8,6 milyonluk bir nüfus vardır ve bu nüfusun neredeyse üçte biri güneydeki başkent Santo Domingo’da yaşamaktadır. Geçimlerini sadece turizmden değil, aynı zamanda tarımdan da sağlarlar. Başlıca ürünleri tütün, şeker kamışı, muz, kakao ve kahvedir. Dominik Cumhuriyeti elbette güzel plajları ve tenha koylarıyla bilinir; bunlar plaj tatilcilerini, su sporları meraklılarını ve dünyanın dört bir yanından dinlenmek isteyen insanları cezbeder. Ayrıca, ada ülkesinde sizi uzun yürüyüşlere çıkmaya ve ilginç hayvanları ve bitkileri gözlemlemeye davet eden çok sayıda milli parkı keşfedebilirsiniz.
Ancak bölgenin büyük ve küçük şehirleri de kendilerine özgü benzersiz bir çekiciliğe sahiptir. Koloni tarzı evleri, eski kaleleri ve sizi zamanda heyecan verici bir yolculuğa çıkaracak ilginç müzeleriyle ziyaretçileri cezbederler. Dominik Cumhuriyeti’nin turistik yerlerinin çoğu 16. yüzyıldaki sömürge dönemine odaklanmış olsa da, zamanda daha da geriye giderseniz, yaklaşık 2.000 yıl önce burada yaşayan Taino kabilesiyle karşılaşırsınız. Milli parklardaki keşif turlarınızda, Tainoların varlığını kanıtlayan gizemli mağaraları keşfedeceğinizden emin olabilirsiniz. Dominik Cumhuriyeti’nde, Karayipler’e özgü joie de vivre de dahil olmak üzere çeşitli bir tatil sizi bekliyor. Yüzlerinde her zaman büyük bir gülümsemeyle, Dominikliler sizi açık kollar ve sıcaklıkla karşılar. Kendinizi ada devletinin Karayip hissine bırakın ve Dominik Cumhuriyeti’nde benzersiz bir zaman geçirin.
Dominik Turu
999 € 'dan itibarenDominik Turları ile Karayipler’de ki Büyük Antiller’de yer alan Dominik’te 5 gece oda/kahvaltı konaklama, transferler, uçak bileti, vergiler dahil.
Dominik Cumhuriyeti'ndeki Turistik Yerler
Dominik Cumhuriyeti’nde sizi her biri kendine özgü bir çekiciliğe sahip sayısız ilgi çekici yer bekliyor. Sakin köyler ve büyük şehirler sizi Karayipler’de büyüleyici bir yolculuğa çıkaracak.
Altos de Chavón
Doğudaki küçük, Akdeniz tarzı köy, Toskana köylerinin bir kopyasıdır. 16. yüzyıldan kalma taştan inşa edilmiş olan köy, günümüzde düzenli olarak konserlerin düzenlendiği bir amfitiyatroya ve Kolomb öncesi kültüre adanmış bir müzeye ev sahipliği yapmaktadır. Galeria del Arte sanat galerisi, mercan taşından yapılmış San Estanislao kilisesi ve muhteşem Río de Chavón, Altos de Chavón’u ziyaret etmeyi gerçek bir tatil keyfi haline getirir.
Punta Cana
Ancak birçok gezgin için doğu kıyısının en önemli noktası efsanevi Punta Cana’dır. Bu şehir, Dominik Cumhuriyeti’nin en popüler tatil noktasıdır ve su sporları yaparak veya bölgenin en güzel plajlarında güneşlenerek vakit geçirmek isteyen plaj severler için mükemmel koşullar sunar.
Cabarete
Renkli Cabarete kasabası, Dominik Cumhuriyeti’nin kuzeyinde yer alır. Kusursuz dalgaların arasında eğlenen uçurtma sörfçüleri için bir cennet olarak kabul edilir. Çok sayıda başlangıç kursu ve sörf okulu, uçurtma sörfüne yeni başlayanlara özel destek sunduğundan, yeni başlayanlar bile burada emin ellerdedir. Akşamları hareketli bir gece hayatı, ziyaretçileri plajdan Cabarete merkezine çeker.
Puerto Plata
Orta Çağ havası ve 16. yüzyıldan kalma kalesiyle büyüleyen Puerto Plata şehri de görülmeye değer. Fortaleza San Felipe adlı bu kale, korsanlardan korunmak için inşa edilmiş. Kale turu kadar, etkileyici bir fosil koleksiyonunun sergilendiği Kehribar Müzesi’ni ziyaret etmek de tavsiye edilir. Dominik Cumhuriyeti kehribarıyla ünlüdür ve bu güzel taşları özellikle kuzey kıyısında keşfedebilirsiniz.
Bu arada, kuzeyin en güzel manzarası Montaña Isabel de Torres’ten görülebilir. 793 metre yüksekliğindeki zirve, yürüyüş veya teleferik yolculuğunun ardından kuzey kıyısının uçurumlarının ve ormanlarının nefes kesici bir panoramasını sunar.
Santo Domingo
Dominik Cumhuriyeti’nin güneyi, hareketli başkenti Santo Domingo ile ünlüdür. Ada ülkesinin en büyük ve en kalabalık şehri olan Santo Domingo, hareketli bir yaşam sunar. Ancak Santo Domingo’nun kültürel açıdan da sunabileceği çok şey vardır. Örneğin, Amerika kıtasının en eski katedrali olarak kabul edilen Santa Maria la Menor Bazilikası’nı ve eski kraliyet sarayı Alcázar de Colón’u burada bulabilirsiniz. Fortaleza Ozama da tarihi cazibesiyle etkileyicidir.
Kültürel yolculuğunuzun yanı sıra, 1492’de Santo Domingo’ya ayak basan Kristof Kolomb’un izlerini takip edebilirsiniz. Şehrin doğusundaki, aynı zamanda ünlü denizcinin mezarının da bulunduğu Kolomb Deniz Feneri’ni ziyaret edin. Museo de las Casas Reales’te (Kraliyet Evleri) Karayip ülkesinin tarihi ve keşfi hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Santo Domingo’nun eski şehri, 16. yüzyıl sömürge tarzının mükemmel bir örneğidir. Bu mimari tarzdaki rengarenk evler, Arnavut kaldırımlı sokakları süsleyerek şehirdeki gezintinizi heyecan verici bir geziye dönüştürür. Ancak eski şehirden ayrıldığınızda, Santo Domingo’nun modern dünyasına adım atacak ve çağdaş cazibeyle Latin Amerika cazibesinin harmanından etkileneceksiniz. Ateşli ritimler, puroların aromatik kokusu ve Dominik hafifliğiyle, başkentte yapacağınız bir gezinti, o Karayip hissini kesinlikle yakalayacak ve sizi hemen terk etmeyecektir.
La Romana
Dominik Cumhuriyeti’nin güneydoğu kıyısındaki bu büyüleyici kasaba, göz alıcı plajları ve lüks tatil köyleriyle ünlüdür. La Romana, dinlenme ve macerayı bir arada arayan turistler için popüler bir destinasyondur. Cotubanamá Milli Parkı’nın bir parçası olan yakındaki Saona adası, şnorkelli yüzme ve dalış için ideal olan tertemiz plajlar ve kristal berraklığında sular sunmaktadır.
La Romana’nın bir diğer önemli noktası ise aynı adı taşıyan nehrin yukarısında konumlanan, yeniden yaratılmış bir Orta Çağ köyü olan Altos de Chavón’dur. Bu kültür kompleksinde bir amfitiyatro, sanat galerileri ve yerli Taino halkının tarihine büyüleyici bir bakış sunan Bölgesel Arkeoloji Müzesi bulunmaktadır.
