Bir zamanlar küçük, sakin bir balıkçı köyü olan Portofino, bugün seçkin bir seyahat noktası. Portofino gezi rehberi ile seyahatinizi planlayın.
Portofino ziyaretçilerine saf İtalyan yaşam tarzını vadediyor. Tatilinizi burada geçirirseniz, eski şehri keşfederek, Akdeniz ormanlarında yürüyüş yaparak veya tarihi mekanları ziyaret ederek dinlendirici bir zaman geçirebilirsiniz. Zengin ve güzel insanların Portofino’da kendilerine göre cennet gibi bir yer keşfetmelerine şaşmamak gerek.
Nüfusu 500’ü bulan küçük Portofino köyü, aynı adı taşıyan İtalya belediyesinde, Tigullio Körfezi’nin hemen kıyısında yer almaktadır. Güzel Cinque Terre’ye yaklaşık 70 kilometre, Cenova’ya ise yaklaşık 40 kilometre uzaklıkta olup Ligurya bölgesinin güney ucunda yer almaktadır.
İtalyan yarımadasının kıyısında yer alan eski balıkçı köyü, sadece tenha ve huzurlu bir yer değil, aynı zamanda İtalya’nın en güzel yerlerinden biri.
Akdeniz’in tepeleri, ormanları ve zeytinlikleri ile çevrili limanda, parlak boyalı evler dizili; tam bir kartpostal cenneti. Yemyeşil doğa manzaralarıyla çevrili limanda Monte Portofino doğa koruma alanında yürüyüş yapabilirsiniz. Üzüm bağları, selvi, çam ve zeytin ağaçlarının arasından geçen yürüyüş parkurları iyi işaretlenmiş olup yürüyüşünüzü kolaylaştırır. Ağaçların arasından ara sıra denizin pırıl pırıl suları akıyor, Portofino kasabasının yakınlarında küçük ve saklı bir koyda akşamları serinleyebilirsiniz.
Eski şehrin tarihi mekanlarının büyüsüne mutlaka kapılmanızı tavsiye ederiz. Sadece gezginler değil, zenginler ve güzeller de bu yerin tenhalığını takdir ediyor. 1950’li ve 1960’lı yıllarda Sophia Loren, Frank Sinatra ve Brigitte Bardot gibi ünlüler burayı sık sık ziyaret ediyordu. Günümüzde Silvio Berlusconi, Steven Spielberg ve Leonardo di Caprio Portofino’nun eski kentindeki lüks bir süitte birkaç gün geçirmekten hoşlanıyor. Eğer bu fikir hoşunuza gittiyse Portofino sizin için mükemmel bir tatil destinasyonudur.
ÖN BİLGİ TALEP FORMU
Portofino Gezilecek Yerler Listesi
Pitoresk sahil köyü Portofino sadece lüksten ibaret değil. Kültür meraklılarını da büyüleyecek olan Portofino, sadece iki kilometrekarelik küçük bir kasaba olup, hayranlık uyandıran etkileyici yapılara ve manzaralara sahiptir.
Castello Brown
16. yüzyıldan kalma bir kale olan Castello Brown, Portofino’nun yükseklerinde yükselir ve stratejik konumu nedeniyle uzun süre askeri üs olarak kullanılmıştır; Napolyon da buna dahildir. Güzel bir park manzarası ve bir tepe üzerinde yer alan kale, günümüzde mimari çeşitliliği ve ince mermer süslemeleriyle ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir. İçerisinde sürekli değişen sanat sergileriyle göz dolduran bir de müze bulunuyor. Ayrıca Portofino’yu ziyaretleriyle bu kadar ünlendiren ünlülerin fotoğraflarının yer aldığı bir sergi de bulacaksınız.
Müze ziyaretinizin ardından, muhteşem bir şekilde düzenlenmiş saray bahçelerinde kendinize hak ettiğiniz bir molayı hediye etmelisiniz. Tigullio Körfezi’ne bakan manzara, deniz ve çevredeki doğa sizi hayallere davet ediyor. Görüş mesafesi iyiyse, buradan yaklaşık 80 kilometre uzaklıktaki Deniz Alpleri’ni bile görebilirsiniz.
San Giorgio Kilisesi
Portofino limanının yakınında 12. yüzyıldan kalma Romanesk San Giorgio kilisesini bulacaksınız. Ne yazık ki, İkinci Dünya Savaşı’nda tamamen yıkıldı, ancak bugün kilisenin 1950’den beri özenle restore edilmiş halini hayranlıkla izleyebilirsiniz. Portofino’nun uzun bir denizcilik geleneği olduğundan, balıkçıların ve denizcilerin koruyucu azizi Aziz George’un . Aziz George’un onuruna, her yıl 23 Nisan’da düzenlenen koruyucu aziz festivalinde , tüm köy görkemli bir şekilde süslenir ve Akdeniz tınıları Portofino sokaklarını doldurur. Ana meydan olan Piazzetta’da geleneksel bir şenlik ateşi yakılıyor ve bu ateş eski şehri sıcak bir ışıkla aydınlatıyor ve çok özel bir atmosfer yaratıyor.
Punta di Capo
Castello Brown ve San Giorgio kilisesinden Punta di Capo fenerine, diğer adıyla Punta Portofino’ya çok da uzak değilsiniz. 15 dakikalık bir yürüyüşün ardından turkuaz denizin muhteşem manzarasıyla ödüllendirileceksiniz.
Museo del Parco
Portofino limanının ortasında, çok sayıda mermer heykel ve diğer sanat eserleriyle etkileyici bir açık hava müzesi yer almaktadır. Müze ziyaretiniz sırasında dev gergedanların, Yunan tanrılarının ve soyut yapıların yer aldığı bakımlı bir parkta dolaşacaksınız. Buradan ayrıca Portofino marinasının tamamının muhteşem manzarasını görebilirsiniz.
San Martino Kilisesi
Sahil kasabasının güzel eski kentinde, Portofino’nun en eski kilisesi olarak bilinen bir başka Romanesk kilise daha bulunmaktadır. 12. yüzyıldan kalma hac kilisesi Chiesa di San Martino, yalnızca dış görünüşüyle değil, yapısıyla da etkileyicidir. İçeride ayrıca Ligurya sanatçılarının heykellerini, resimlerini ve sanat eserlerini de hayranlıkla izleyebilirsiniz.
Santa Maria Assunta
14. yüzyıldan kalma Santa Maria Assunta Tapınağı, Gotik ve Rönesans dönemlerine ait küçük bir şapeldir. Büyük vitray pencereleri, ahşap Meryem heykeli ve süslü yaldızlı sunağıyla bu ibadethane, Sarazen saldırılarının kurbanlarını anmak amacıyla yapılmıştır. Günümüzde bu ibadethane, Portofino’daki jet sosyete hayatının tam tersi bir şekilde, dua ve dinlenme için sessiz bir mekandır.
Portofino'da Ne Yapılır?
Portofino’nun sadece eski şehir merkezi değil, liman boyunca yapacağınız yürüyüşler ve geziler de ilgi çekici. Çevredeki köyler, manzaralar ve koylar da günlük hayatın stresini geride bırakabileceğiniz sayısız aktivite imkanı sunuyor.
San Fruttuoso’da yürüyüş
San Fruttuoso, yalnızca tekneyle, feribotla veya yürüyerek ulaşılabilen bir köydür. Oraya vardığınızda, sadece kilisesi ve manastırı olan bir ortaçağ Benediktin manastırı değil, aynı zamanda sizi uzun yürüyüşlere davet eden yemyeşil bir bitki örtüsü de bulacaksınız. Eğer yürüyüş yapmayı planlıyorsanız, beş İspanyol rahip tarafından inşa edildiği söylenen manastıra doğrudan yürüyebilirsiniz. Ancak Arapların iktidarı ele geçirmesinden sonra kaçtıkları söyleniyor. Ancak San Fruttuoso’ya barış geri döndüğünde, Piskopos Fruttuoso’nun kutsal emanetlerini manastıra geri getirdiler ve manastıra onun adını verdiler.
Elbette, 80 kilometrelik yürüyüş parkurları sunan ve bir doğa rezervi olan Portofino Dağları’nda çok sayıda başka tur da var.
İsa heykeline dalmak
Yürüyüşten sonra hala enerjiniz varsa, Capodimonte Körfezi bir başka etkileyici manzarayla sizi bekliyor. Denizin ortasında, 17 metre derinlikte, denizcilerin koruyucusu sayılan ve hayatını kaybeden bir dalgıcın anısına dikilmiş Hz. İsa heykeli bulunmaktadır.
İki metreden uzun bronz heykel, güzel havalarda karadan da izlenebiliyor, ancak dalış sırasında onu tüm ihtişamıyla görmek mümkün. Etkileyici heykelin yanı sıra, burada elbette egzotik balık türlerini ve mercanları da keşfedeceksiniz. Profesyonel biriyle dalarsanız sizi mutlaka M/T Haven’a, yani batık bir petrol tankerine de götürürler. San Fruttuoso’da dalış yapmak kesinlikle çok özel bir deneyim.
Alışveriş
Çoğu kişi, sofistike Portofino’yu ilk olarak şöhret, statü ve zenginlikle ilişkilendirir. Portofino ziyaretiniz sırasında Via Roma alışveriş caddesinde mutlaka alışveriş turuna çıkmalısınız. Burada Prada, Dior, Gucci ve Armani gibi markaların yer aldığı çok sayıda lüks butik bulabilirsiniz. Ancak Via Roma’da küçük galeriler ve özel el sanatları dükkanları da bulacaksınız; buralarda mutlaka harika hediyelik eşyalar bulacaksınız. Ligurya’da bobin danteli yapımının uzun bir geleneği olduğundan, tipik bir hediyelik eşya satın almak için bobin danteli arayabilirsiniz.
ÖN BİLGİ TALEP FORMU
Portofino Seyahat Bilgileri
Ligurya Rivierası’nın en ihtişamlı halini deneyimlemek istiyorsanız, bu eski balıkçı köyü sizin için ideal bir yer. Ligurya’nın Portofino şehrinde yapacağınız tatil, öncesinde birkaç ipucunu takip ettiğiniz takdirde tam anlamıyla başarılı olabilir. İtalya’da tatil hakkında en önemli sorularınızı yanıtlıyoruz.
Ligurya kıyılarında iklim ılımandır ve Portofino sıcak ve kurak yazlarıyla dikkat çeker. Haziran-eylül ayları arasında termometreler 20 derecenin üzerine çıkarken, temmuz ayı ortalama 25 derecelik sıcaklıkla yılın en sıcak ayı oluyor. Portofino bu nedenle yaz tatiliniz için ideal bir yerdir ve bu dönemde yemyeşil bitki örtüsünün ve cennet gibi koyların tadını çıkarabilirsiniz.
Uçakla gelmek isterseniz inebileceğiniz en iyi yer 40 kilometre uzaklıktaki Cenova’dır. Buradan transfer, halk otobüsü veya taksi ile Portofino’ya devam edebilirsiniz. Elbette, Ligurya’da esnek bir şekilde seyahat etmenizi sağlayacak olan havaalanından araba kiralama seçeneğiniz de var. Eğer bunu yapmayı planlıyorsanız veya hatta arabayla seyahat etmeyi planlıyorsanız, Portofino’nun bir nevi çıkmaz sokakta yer aldığını aklınızda bulundurmalısınız. Santa Magherita Ligure’den kıvrımlı bir sahil yoluyla kasabaya kolayca ulaşabilmenize rağmen, küçük kasaba yaz aylarında çok kalabalık olduğundan, kasaba girişinde sıklıkla uzun trafik sıkışıklıkları yaşanabiliyor. Alternatif olarak arabanızı Santa Magherita Ligure’de bırakıp otobüsle veya tekneyle Portofino’ya gidebilirsiniz. Ayrıca Portofino’da çok az park yeri var ve park ücretleri de çok pahalı. Burada bir saatlik park ücreti yaklaşık on avro. O yüzden gerçekten arabaya ihtiyacınız olup olmadığını ya da yürüyerek rahatça dolaşıp dolaşamayacağınızı iyi düşünün.
İtalya elbette muhteşem mutfağıyla ünlüdür, dolayısıyla Portofino’da gönlünüzce ziyafet çekebilirsiniz. Enfes balık yemekleri, pizza ve makarnaların yanı sıra Portofino lazanyası gibi yöresel spesiyaliteler de oldukça cazip . Bol miktarda pesto ile zenginleştirilerek Akdeniz lezzeti yaratılıyor. Soğan ve zeytinyağı ile yenilebilen veya tatlı olarak tüketilebilen taze Ceneviz pidesi Focaccia Genovese’yi de mutlaka denemelisiniz .
Eğer Piazetta’da akşam yemeği için buluşursanız, Portofino’nun üzümlerinden yapılan bölgesel bir şarap olan Giancu de Purtufin ile kadeh kaldırabilirsiniz. Kalite söz konusu olduğunda Portofino’da asla hayal kırıklığına uğramayacaksınız, çünkü İtalyanlar iyi yemeğin ve kaliteli şarabın ne olduğunu en iyi bilenlerdir.
Birinci sınıf sağlıklı yaşam olanakları ve deniz manzarası sunan şık süitler – eğer cebinizden biraz daha fazla para harcamaya gönüllüyseniz, Portofino her isteğinizi yerine getirebilir. Portofino, Ligurya Rivierası’nda bazı lüks otellere ev sahipliği yapmaktadır.
Ancak endişelenmeyin, tatilinizin her anını yaşayabileceğiniz, daha uygun fiyatlı oteller de mevcut. Daha küçük oteller genellikle geleneksel çekicilikleri ve kişisel ilişkilere değer veren ev sahipleriyle büyülüyor.
