Türkiye’de 12 adalar veya oniki ada, Avrupa ve dünyada ise Dodecanese adaları olarak bilinen Yunan adaları hangileri?
Güneydoğu Ege Denizi’nde bulunan Dodecanese Adaları, 12 ana ada ve çok sayıda küçük adacıktan oluşan çarpıcı bir adalar grubu. Zengin tarihi, berrak suları ve büyüleyici köyleriyle ünlü olan bu adalar, eşsiz bir kültür ve doğal güzellik karışımı sunar. İster tarih meraklısı, ister plaj tutkunu, ister gurme olun, on iki adalar unutulmaz bir kaçamak vaat ediyor.
On İki Ada, antik kalıntılar, ortaçağ kaleleri ve Bizans kiliseleri ile mit ve tarihle doludur. Yunanlılar, Romalılar, Osmanlılar ve İtalyanlardan etkilenmiş her ada benzersiz bir hikaye anlatır. Tarihlerinin ötesinde, adalar rahat atmosferleri, lüks konaklama, canlı gece hayatı ve ağız sulandıran mutfağıyla ünlüdür.
Dodecanese olarak bilinen 12 adalar grubu aslında 15 büyük ada (Agathonisi, Astypalaia, Chalki, Kalimnos, Karpathos, Kasos, Meis, Kos, Lipsi, Leros, Nisyros, Patmos, Rodos, Simi ve Tilos) ile 93 adacıktan meydana geliyor.
İşte 12 adalar grubu hakkında bilgiler;
12 adalara ne zaman gidilir?
Yaz ayları, Oniki Ada’nın en yoğun olduğu aylardır. Sıcaklar ve konaklama fiyatları en yüksek seviyede olacaktır, ancak günlerini sahilde ve hareketli gece hayatında geçirmeyi tercih edenler için idealdir. Kalabalık olmadan daha ılıman ama sıcak sıcaklıkları tercih edenler için, daha rahat bir gezi deneyimi için ilkbahar veya sonbaharı düşünün.
Mayıs’tan Haziran başına ve Eylül ortasından Ekim ortasına kadar olan dönem, özellikle ziyaret için en iyi zamanlardan ikisidir. Yüzmenin tadını çıkarmak istiyorsanız, denizin tüm yaz boyunca ısınmış olması nedeniyle erken sonbahar idealdir. Tarihi yerlere daha çok ilgi duyuyorsanız, Rodos kışın ziyaret etmek için harika bir adadır.
ÖN BİLGİ TALEP FORMU
Rodos
Rodos, plajda ve ilgi çekici tarihi mekanlarda zaman geçirmek isteyenler için ideal bir kaçamak sunuyor. Rodos adası, Yunanistan’daki diğer adalardan farklı kültürel kimliğiyle etkileyici mimari karışımıyla ünlüdür.
Eski Rodos Kasabası, 14. yüzyıldan kalma Büyük Üstat Sarayı tarafından yönetilirken, Şövalyeler Sokağı güzel restore edilmiş ortaçağ binalarına sahiptir. Ada, yüzmek için ideal sığ kobalt sularına sahip Pefkos da dahil olmak üzere birçok muhteşem plaja ev sahipliği yapmaktadır.
Rüzgar limanlarını sevenler, uçurtma sörfü, rüzgar sörfü veya yelkencilik için Ialyssos Plajı’na gitmelidir. Rodos, Petaloudes bölgesinde, çok sayıda kelebeği izlerken yürüyüş yapabileceğiniz sakin akarsulara ve şelalelere doğru kıvrılan patikalara sahip yemyeşil Kelebekler Vadisi’ne ev sahipliği yapmaktadır.
Kos
Kos Adası ayrıca MÖ 3. yüzyıla dayanan bir Roma şehrinin kapsamlı kalıntılarını içeren zengin bir tarihe sahiptir. İyi korunmuş bir tiyatro, hamamlar, Dor sütunları, özel bir villa ve mozaikler vardır.
Kos Kasabasında, Roma ve Helenistik dönemlere ait kalıntıların bulunduğu Arkeoloji Müzesi’ni bulacaksınız. Kos ayrıca Batı tıbbının babası Hipokrat’ın ders verdiği 2500 yıldan daha eski çınar ağacının evi olarak da ünlüdür. 14. yüzyıldan kalma Neratzia Kalesi de dahil olmak üzere keşfedilecek ortaçağ mimarisi de vardır.
Doğa severler, dağlar, çeşitli yaban hayatına ev sahipliği yapan Therma ve Zia gibi parklar ve çoğu kristal berraklığında turkuaz sulara sahip kumlu, pastoral plajlara sahip bir kıyı şeridi ile bolca şey bulacaklar.
Patmos
Patmos’un tenha, ücra adası Leros, İkarya ve Fourni arasında yer alır. En çok Aziz John’un Yeni Ahit’in, Vahiy Kitabı’nın son sayfalarını yazdığı söylenen yer olarak bilinir, Vahiy Mağarası’nda. Tüm dinlerin dünyanın yaratıcısının göründüğü yer burasıdır. Tepedeki Chora’da Aziz John Manastırı’nı ziyaret edebilirsiniz.
Eski Kent’in dar sokakları ortaçağ kiliseleri, görkemli konaklar ve geleneksel beyaz badanalı evlerle çevrilidir. Yürüyüş için ormanlarla dolu yemyeşil dağlar ve bazıları gizli koylara gizlenmiş kumlu plajlara sahip güzel bir kıyı şeridi de dahil olmak üzere çok sayıda muhteşem doğa da vardır. Hepsi yüzmek için kristal berraklığında turkuaz sularla çerçevelenmiştir.
Symi
Dağlık Symi adası Rodos’tan sadece bir saatlik feribot yolculuğu mesafesindedir ancak burada çok daha az turist vardır. Birçoğu kristal berraklığında sulara sahip plajlarının tadını çıkarmak için gelir ve bunların çoğuna yalnızca adanın ünlü su taksileriyle ulaşılabilir.
Rengarenk ana kasabası, bir dağın yamacına doğru uzanan doğal bir limanın etrafına inşa edilmiştir. Canlı renklerle boyanmış evlerin, ona bakan kayalık tepelere tehlikeli bir şekilde tutunduğu bir vizyondur. Küçük tekneler ve demirli yatlar bir tarafta yukarı aşağı sallanırken, diğer tarafta menüde Symi karidesi bulunan geleneksel kafeler ve balık tavernaları vardır.
Symi’de uzun bir sünger avcılığı geleneği vardır ve bu gelenek ortadan kalkmış olsa da, hediyelik eşya dükkanlarında hala birçok sünger türü satılmaktadır.
Astypalaia
On İki Ada’nın en batıdaki adası olan Astypalaia, safir sularla çevriliyken bol miktarda huzur, asırlık bir tarih, beyaz badanalı köyler ve sakin plajlar sunan 1.300’den biraz fazla sakine ev sahipliği yapmaktadır.
Tarihi antik zamanlara dayanırken, Chora’nın en yüksek tepesindeki Astypalaia Kalesi kilometrelerce öteden görülebilir. Venedikliler tarafından 13. yüzyılın başlarında inşa edilen kalenin duvarlarında tonlu anıt tabletler bulunur. Tabanında, adanın en önemli Ortodoks hac yeri olan ve bir Gerek rahibi tarafından inşa edilen 18. yüzyıldan kalma Portaitissa Ortodoks Kilisesi de dahil olmak üzere bir dizi kilise vardır.
Drakos Mağarası veya Ejderha Mağarası, sarkıt ve dikitleriyle en önemli cazibe merkezlerinden biridir. Ayrıca korsan hazinelerinin saklandığı bir yer olduğu da söylenir.
Chalki
Chalki veya bilinen adıyla Halki, çok daha yoğun olan Rodos’un yakınlarında bir ada mücevheridir. Symi’den bile daha sessizdir ve yemyeşil manzarası, dağları ve muhteşem plajlarıyla keyifli bir kaçamak için idealdir. Ana köy olan Chalki, Arnavut kaldırımlı sokakların labirentiyle çok sayıda cazibe sunar.
Liman ve başkenttir, 19. yüzyılda müreffeh zamanlarda limanın etrafına amfi tiyatro şeklinde inşa edilmiş geleneksel evlerle kurulmuştur. Öne çıkan yerler arasında çan kulesi olan 1861 yapımı St. Nicholas kilisesi, taş saat kulesi ve neoklasik Konsey binası yer alır.
Hemen batıda, tarihi taş evlerin bulunduğu bir kalenin tepesinde bir tepenin etrafına inşa edilmiş Chorio vardır. Potamos, başkente kısa bir yürüyüş mesafesinde şemsiye ve şezlonglarla en iyi plajdır.
Kalimnos
Kalimnos, çılgın gece hayatı için bir ada olmasa da maceracılar ve huzur arayanlar için idealdir. Vahşi ve bozulmamış kalmayı başararak daha benzersiz bir deneyim sunar.
On İki Ada’daki ve tüm Yunan adalarındaki en otantik destinasyonlardan biri olan bu ada, uzman dağcıları çeken engebeli uçurumları ve dik dağları ve eski bir uluslararası tedarikçi olarak sünger endüstrisi ile bilinir. Sünger balıkçılığı hala yapılsa da artık çok daha sınırlıdır.
Ziyaretçiler, güzel mavi sularda yüzmenin ve şnorkelli yüzmenin, ağız sulandıran deniz ürünlerinin tadını çıkarabilir ve Chorio bölgesindeki pitoresk antik alanı keşfedebilirler. Başkent ve liman, iki tepeye amfi tiyatro gibi yayılmış dar sokakları olan turuncu ve pembe boyalı binalarıyla bilinir.
Karpathos
12 adaların ikinci büyük adası olan Karpathos genellikle göz ardı edilir ancak kalabalıktan kaçınmak isteyen gezginler için mükemmeldir. Ülkenin en iyi saklanan sırlarından biri olan Karpathos, zümrüt sularla çevrili hem çakıllı hem de kumlu 50’den fazla plaja ev sahipliği yapmaktadır.
Köyler, kadınların hala geleneksel kıyafetler giydiği dağların arasına sıkışmış, ücra Olimpos gibi eski moda bir atmosfere sahiptir. Pastel boyalı evlerin bulunduğu dolambaçlı sokaklarda dolaşmak, neredeyse her köşede muhteşem manzaralar görmekle özellikle keyiflidir.
Othos, adanın en yüksek köyü olup Folklor Müzesi’ne ev sahipliği yaparken, Lefkos ve Fininki gibi taze balık meyhaneleri bulunan kıyı tatil kasabaları, mimari, müzik ve şölenler de dahil olmak üzere zengin geleneklerine hala bağlıdır.
Kastellorizo (Meis)
Türkiye’ye en yakın Yunan adası olan ve Kaş’ın hemen karşısında konumlanan Meis’e sürat teknesiyle 10 dakikada gidilebiliyor.
Küçük bir ada için kalelerden ve antik hisarlardan camilere, yel değirmenlerine, tarihi pazarlara ve şarap preslerine kadar çok şey sunuyor. Tek nüfuslu alan, Kastelorizo ve antik çağdaki adı olan Megisti olarak bilinen başkenttir.
Güneydoğu tarafında yer alan aynı zamanda tek köy ve limandır. Renkli cepheler, neoklasik evler ve ahşap balkonlarla dolu, inanılmaz derecede pitoresk. Aziz John Şövalyeleri tarafından inşa edilen bir kalenin kalıntılarına ek olarak çok sayıda mağaza, bar, kafe ve restoran bulacaksınız. Sosyal ortam sahil çevresinde döndüğünden bahsedilecek bir gece hayatı yoktur.
ÖN BİLGİ TALEP FORMU
Lipsi
